25 Ocak 2011 Salı

bir kibir iki kibir bir kibrit biriktirir- öz hakiki LC Waikiki bayii



BERİKİNİN DEVAMI(ya da BER BİR)
etek sarı
sen etekten karasın
mukayese muhakeme muhasebe
topunun dürdüm defter-i kebirini
tohumuna para mı saydım bana ne
kulağım tıkalı ceplerim boş
ramazanlar dolu receplerim boş
beş kuruş param yok ama
hayalperestim işte
dileklerim çok
lümpenim az işim
ümitlerim tükendi simitlerim çok
durdum durdum kudurdum
sen her sabah saatini
bense hayaller kurdum
hello çello al beni
kes telimi boğ beni
şarapçının bağı olayım
çok sıkıcısın laf sokucusun
yeter ki sen boz beni
"Uşak çok uzak mı baba?"
radyoda duydum sesini
call center reklamıydı
bu şiir burada bitti
berikinin devamıydı



BER İKİ
saatim var
tam olarak bilemem
bilemediniz sevinmem
tek başıma utanırım
kanepeye kah kederli
bir kedi gibi
kah arsız bir
mirasyedi gibi
uzanırım
çayı-kahveyi şekersiz içer
şiir yazmaya elverişli
kalemlerle şiir yazarım
kalsiklere saldırır en
olurlu adamları en
olmadık yerlerde anarım
kendimle ittifak kurup durup
facelerde fake fake grup kurup
oturup şurup şap şup
tutup unutup kurutup
tıpa tıp hukuka hukuk
gak guk
kah tek tek kah tek tük
yakarım kaparım
ışıklarını şehrimin
zap yaparım
rap yaparım
çapulcuyum
çulsuzlara çapul satarım
tiz sesli titiz
antikacılara çatıp
gecenin kel vakti
kör bir vaka için yanarım
işte bunca monoton hayatım
nerede bir kılıç bulsam
(henüz hiçbir yerde
hiçbir kılıç
bulmamama rağmen)
derhal kırıp atarım
ben kaskımı unuttum
siz şunu sakın unutMAYIN(tarlası)
ya umutsuzsunuz
ya da umut suzsunuz...

0 yorum: