27 Mart 2011 Pazar

DAĞI(TI)LMIŞ ROLLER

Çocukluğumdan anılarımdan bahsetmek istiyorum, bahçemizde olmayan çiçeklerden değil yaşanmış kokusu olan bir nergis..

Kim bilebilir bu kadar özlem evrenin nerelerine yer ediyor uzaktan bir güneş yolluyorum bu sefer üşümeyi göze alıp. Hani evren geri yollardı?

Dişlerim kırılıyor bu yeni bir hastalık mı, bilmiyorum ben bu hastalığı korkmuyorum gibi yapıp koşuyorum, nefesim kesiliyor ciğerimde katran değil rengarenk kokular saklı bilmiyorlar çalıyorum, kimin hayatından?

Bana tek bir güzel söz söyleyen binlercesini hayal ediyorum özgürüm, özgür değisin benim kadar gelemem yanına, gelmezsin yanıma..

Ben balıkçının karısının hikayesini anlattım, bir hikayeyi anlatmak sonlardırmak değil midir ama Su hala akıyor, nereye?

Nasıl anlattığın değil de benim nasıl anladığım önemliyse derin bir suskunluk saklı tüm kelimelerin altında anlatanın bile bi haber olduğu, boş oda sayısı 5 mi 6 mı?

Şimdi ben kendi varlığımdan şüphe etmek istemezken bunu kanıtlamaya bi o kadar karşı, evreka mı demeliyim iyi ama neden, bu bir şey değiştirmez ki..boşlukta ki bir kelimeyi bulmak, boşlukta ki bir kelimeyi bulmaktan başka bir şey değildir her zaman. Bu bir şeyi değiştirmez ki..

Müphemlik!

0 yorum: